Selim Cayık / İletişim Uzmanı
Beylikdüzü’nde Kültür ve Sanat
Beylikdüzü Belediyesi’nin kültür ve sanat faaliyetlerine ve vizyonuna bakmadan önce kültür olgusunun toplumlar ve bireyler için ne anlam ifade ettiğine, bireylerin hayatlarını nasıl şekillendirdiklerine ve etkilediklerine bakmakta yarar vardır. Yerel kültürlerin yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldıkları, kültür endüstrisi tarafından üretilen popüler kültürün tüm dünyayı hızla teslim almaya başladığı günümüzde, kendi kültürüne ve medeniyet değerlerine sahip çıkmayan ülkelerin kaybedenler safında yer alacağı açıktır. Bu nedenle ülkeyi yönetenlerin ve yerel yöneticilerin kültüre, sanata, kendi değerlerimizin öğrenilip yaygınlaştırılmasına, yaşanmasına ayrı bir önem ve öncelik vermeleri gerekir.
Beylikdüzü ilçesinin kültür ve sanat faaliyetlerine bu perspektiften bakıldığı, belediye başkanlığının öncülüğünde kendi kültürümüzün yaşatılmasına önem verildiği, gelecek kuşaklara aktarılması için eğitim çalışmalarına öncelik tanındığı söylenebilir. Çalışmanın ilerleyen bölümlerinde kültür ve sanat alanında ortaya konulan vizyona değinildiğinde bu tespit daha iyi anlaşılacaktır.
Kültür Olgusu
Kültür kavramı ilk başlarda bir şeyi ekip yetiştirme ya da bakma sürecine verilen isim anlamında kullanılmıştır; örneğin ekinin ekilmesi ya da hayvanların yetiştirilmesi gibi. Kültür kavramı Orta Çağ’a gelindiğinde “insan beyninin geliştirilmesi” olarak görülmüştür. 18. yüzyılın sonundan itibaren ise kültür kavramı, barbarlık ve ilkellikten kurtulup yontulmaya, düzene girmeye doğru ilerleme anlamında kullanılmaya başlandı. Zamanla kültür, toplu hâlde yaşayan insanların günlük yaşam pratikleri içerisinde oluşturdukları değerleri, gelenekleri, görenekleri, tavırları ve davranışları anlatan bir kavram olarak gelişmiştir (Güngör, 2011, s. 226).
Günlük dilde kültür; “sanatta, davranışta, anlayışta vs. mükemmel olan” anlamında kullanılmaktadır. John Fiske, kültürü yaşayan canlı bir süreç olarak tanımlamakta ve kültürün yalnızca kendi içinden gelişip boy atabileceğine, dışarıdan ya da yukarıdan dayatılamayacağına dikkat çekmektedir (1999, s. 35).
Kültür, insanın insana ve maddeye karşı tavır alışını belirleyen bir bütündür. Kültür aynı zamanda bir sosyal akrabalık bağıdır; sosyal bir mirastır. Her kültür içindeki dil, din, âdet, örf, inanç ile edebi, mimari, musiki geleneği ile organik bir bütünü oluşturmaktadır (Erkal, Balcıoğlu & Balcıoğlu, 1997, s. 170).
Kültür üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Bozkurt Güvenç’e göre ise kültür ve medeniyet kavramları birbirlerini tamamlayan hatta neredeyse eş anlamlı hâle gelen iki kavramdır.
• Bilimsel alanda kültür; medeniyettir.
• Toplumsal alanda kültür; eğitim sürecinin ürünüdür.
• Estetik alanda kültür; güzel sanatlardır.
• Teknolojik alanda ise kültür; üretme, tarım yapma, çoğaltma ve yetiştirmedir (1979, s. 99).
Görüldüğü gibi kültür, hayatın tüm alanlarını kapsayan, hayattan beslenen, geleceğe yönelen bir olgudur. Toplumlar, sahip oldukları dil, gelenek-görenek, din, müzik, mimari gibi unsurlarla kendi kültürlerini inşa etmekte, bu kültür evreni içerisinde de yaşamlarını sürdürmektedir.
Kitle Kültürü Kavramı
Her toplumsal yapının kendine özgü bir ortamı vardır. 19. yüzyılın ortalarından itibaren beliren kitle toplumunun kültürü ise kitle kültürü kavramıyla tanımlanmaktadır.
Sanayileşme ile onunla birlikte gelişen kentleşme süreci gündelik yaşamın örgütlenmesini değiştirmiştir. Geleneksel toplumun kırsal temele dayanan yaşam biçiminde, insanlar kendi gündelik hayatlarını planlayabiliyor, kendi arzu ettikleri doğrultuda bir hayat sürebiliyorlardı. Daha sonra göçlerle kente gelen bu insanlar, kentin doğası gereği, kendi hayatlarını planlama imkânlarını da kaybettiler. Çünkü kent yaşamında çalışma saatleri bireylerden bağımsız olarak belirlenmekte, birey sadece bu saatlere uymak zorunda kalmaktadır. Köyde, kırsalda kendi çalışma saatlerini kendileri belirleyen insanlar, kentte daha önceden belirlenen koşulları kabul etme zorunluluğu ile karşı karşıya kalmaktadır. Kentte ayrıca insanların iş yaşamı dışındaki hayatı da bir şekilde planlanmakta, sunulan seçenekler arasında (alışveriş merkezleri, eğlence yerleri, kahvehaneler vs.) tercih yapması istenmektedir. Bu şekilde sanayi merkezli kent toplumunda kültürel üretimin de sektörleştiği gözlenmektedir. Bu sektörde birileri, kültürel üretim alanında uzmanlaşarak kentleri dolduran, kendi kültürlerini ve eğlencelerini üretmek için zaman ve maddi imkânları olmayan meşgul, kaygılı ve telaşlı yığınlar için kültürel üretim yapma işini üstlenmektedir. Böylece bir zamanlar kendi kültürlerini yerel ve geleneksel toplumsal ortamlarında kendi yaşam pratikleri içerisinde spontane olarak üreten insanlar, yeni hayatlarında kültürü üretmek yerine satın almaya başlamaktadırlar. Bu kitleler, kültürü de hazır olarak satın almaya başlar. Kültürü üretenler teknolojinin sunduğu imkânları da kullanarak seri hâlde kültür üretimi yaparak kitlelere satarlar. Bu şekilde sanayi toplumunda kendi içerisinde kültürel üretim yapan bir sektör de oluşur (Güngör, 2011, s. 230).
Kapitalist toplumlarda kitle kültürü ticarileşmiştir. Bu kültür, mümkün olan en geniş insan kitlesine satılan ürünleri ve düşünceleri kapsamaktadır (Erdoğan & Alemdar, 2005, s. 41).
Kitleler için başkaları tarafından üretilen kültürün insanların yaşam biçimleriyle tam olarak örtüşmesi imkânsızdır. Her ne kadar endüstriyel ortamda üretilen kültürün hammaddesi toplumdan alınsa da bu hammadde endüstri tarafından işlenerek topluma sunulmaktadır. İşlenen bu hammadde sonrası ortaya çıkan ürünün, kitlelerin hayata bakışları ve hayatı algılayış biçimleri ile tam olarak uyuşmasını beklemek gerçekçi değildir. Endüstrinin hammaddeyi işlemesi sonucu ortaya çıkan ürün; hiç kimseyi temsil etmez ancak herkese seslenir (Güngör, 2011, s. 232).
Kitle kültürünün niteliklerini açıklayan ve anlamlandıran değişik görüşler mevcuttur. Bu görüşlerin önemli olanlarından bazılarını şöyledir (Adıgüzel, 2001, s. 124; Güngör, 2011, s. 230; Türkoğlu, 2003, s. 101):
• Kitle kültürü özünde pazarlanabilir. Kapitalist toplumlarda kitle kültürü ticarileşmediği sürece var olamaz. Kitlelere kültür satılmalıdır. Kültür mümkün olan en geniş izleyici kitlesine satılan üründür. İzleyici bu durumda muhtemel alıcı kitlesidir.
• Kitle kültürü zevksizdir; kültürel endüstriler halkın düşük kaliteli mallara doymak bilmeyen iştahı ile yüz yüzedir.
• Kitle kültürü ahlaki olarak da yoksunluk içerisindedir. Şiddet, kitle kültürünün büyük kısmını kaplar; cinayet, ahlaki baskı, tecavüz, fiziksel işkence gibi. Kitle kültüründe moral standartlara az rastlanır. Değer yargılarından uzaklık ve kaos ise yoğun olarak görülür.
• Kitle kültürünün psikolojik açıdan da birtakım sorunları vardır. Değerlerden uzaklığın ve ahlaksızlığın yoğun olarak sunulduğu ortamlarda özellikle çocuklar bu durumdan olumsuz etkilenmektedir.
• Kitle kültürü manipüle edicidir. İzleyicinin pasifliği manipüle edilmeyi büyük oranda artırmaktadır.
Kitle kültürü ile halk kültürü zaman zaman karıştırılmaktadır. Halk kültürü, çeşitli yönleriyle kitle kültüründen ayrıdır. Kitle kültürü, halk kültüründen beslenir ama bu kitle kültürünün yerini halk kültürünün aldığı anlamına gelmemektedir.
Halk kültürü; halka ait olan, halk tarafından üretilen, halkın yaşadığı ve halkı yansıtan bir kültürdür. Halk kültürünün temel nitelikleri ise şu şekilde sıralanabilir (Güngör, 2011, s. 233):
• Halk kültürü yerel ya da bölgeseldir. Halk kültürü; belirli bir coğrafyada, belirli toplumların/toplulukların kendi hayat pratiklerinden ürettikleri ve hiç kimseye dayatma amacında olmadıkları bir kültürdür.
• Halk kültürü, kendiliğindenlik özelliğine sahiptir. İnsanlar geleneksel toplumlarda kendi kültürlerini, kendi yaşam pratikleri içerisinde üretirlerdi. Kültür üretimi için özel bir çaba harcanmaz; insanlar içerisinde yaşadıkları coğrafya, doğa ya da iklim koşullarına uygun olarak hayatlarını biçimlendirirken o hayat koşullarına uygun kültürel oluşum da kendiliğinden gerçekleşmektedir.
• Halk kültürü paylaşıma açıktır. Geleneksel toplumlarda kültür, tüm bireylerin ortak çabalarıyla oluşturulur. Toplumda oluşan gelenekler, adetler, örfler gündelik pratikler içerisinde üretilir ve toplumun ortak katılımıyla etkin hâle getirilir.
• Halk kültürü toplumsaldır. Endüstriyel ortamda üretilen kültür, bütün bir topluma, kitleye yöneliktir ama tek tek bireyleri hedef alır. Toplumdaki her birey, bu endüstrinin ürettiği kültürün tüketicisi/satın alıcısıdır. Oysa halk kültüründe kültür, toplulukların ortak katılımı ile tüketilir, bireysellik değil toplumsallık öndedir.
• Halk kültürünün ticari yönü yoktur. Halk kültürü, halkın hayat pratikleri içerisinden doğar ve bu pratikleri pazarlayan, satan birileri, bunun üzerinden para kazanan bir mekanizma yoktur.
• Halk kültürü, kuşaktan kuşağa aktarıldığı için kuşaklar arasında bütünleşmeyi sağlar.
• Halk kültürü hammaddesini toplumdan sağlar; toplumun bilinç, ruh ve duygu dünyasını yansıtır. Oysa kitle kültürü, birileri tarafından “üretilir” ve “satmak” için topluma dayatılır.
Görüldüğü gibi yukarıda sayılan nitelikler göz önüne alındığında halk kültürü, kitle kültüründen farklıdır. Halk kültürünün kendine has özellikleri vardır; içinde çok önemli bir samimiyet ve gerçeklik duygusu barındırmaktadır. Her ülkenin korumakla yükümlü olduğu kültürü, kendi bağrından çıkan halk kültürüdür. Çünkü bu kültür toplumu bir arada, barış ve kardeşlik duygusu içerisinde ayakta tutmakta, mevcut birikimin gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamakta, geleceğe güven içerisinde bakılmasına katkıda bulunmaktadır (Özkan, 2015, s. 35).
Popüler Kültür Kavramı
Popüler kültür kavramı, “halk”, “nüfusun büyük çoğunluğu”, “çoğunluk için” terimlerini içine almaktadır. Popüler kültür çevremizdeki tüm yaşamdır. Bir ürün veya olgunun popüler kültür alanına girmesi için onun çok yaygın bir şekilde ve benzerleri arasından özgürce seçilmiş olması gereklidir. Popüler kültür kişinin ve toplumun temel eğilimlerini ve dünyaya bakış açısını oluşturur. Birey ve toplum genelde bu eğilimleri sorgulamaz. Hatta çoğu kez bu eğilimin ve bakış açılarının farklı topluluklarda, farklı biçimlerde olabileceğini bile düşünmez. Bir filin değişik organlarını elleriyle yoklayıp da fili farklı farklı tarif eden körlerin öyküsündeki gibi kendi deneyimlerinin tek gerçek olduğunu kabul eder ve üstelik bu konuda dayatmacı bile olur (Adıgüzel, 2001, s. 134; Alemdar & Erdoğan, 1990, s. 110).
Popüler kültür genelde ticari amaçlıdır. Popüler kültürün üreticileri, çağın ruhunu yakalamaya zorunludurlar çünkü ürettiğini en fazla gelir getirecek biçimde satmak, kâr elde etmek amacı gütmektedir. Üstelik de ürettiklerini pazarlamak için; “Buna gereksiniminiz var; bu olmadan asla yaşayamazsınız.” diye baskı yapma durumundadır. Devasa reklamcılık sektörünün varoluş nedeni budur. Satılan ister kaset olsun, ister şampuan olsun, ister dergi, ister internet aboneliği; üretici ve reklamcı el ele verip ticari başarıya doğru adım atar. Ürün veya hizmet, ticari başarı kazandığı anda zaten popüler kültürün ilgi alanına girmiş demektir. Bir başka deyişle popüler kültür, toplumun ilgilerini ve yönelimlerini yansıtır; fakat aynı zamanda bu ilgi ve yönelimlerin yönetiminde büyük oranda da söz sahibidir (Özkan, 2015, s. 40).
Popüler kültür, hayalci ve kaçış yanlısıdır. Bir toplumun yücelttiği şarkıcılar, süpermenler, özel güçlere sahip kahramanlar, o toplumun kaçıp sığınmak için oluşturduğu veya kendi gerçekleştiremediklerini gerçekleştirmesi için kurguladığı kişiliklerdir. Popüler kültürün evrensel doğrular olarak sunduğu gerçekler aslında belli bir zamana ve uzama ait gerçekler olabilir. Popüler kültür, bu olguları tartışılmaz gerçekler ve sorgulanmasına bile gerek olmayan doğrular olarak sunmakta son derece beceriklidir. Genel olarak, yüz binlerce hatta milyonlarca insanın seyrettiği, okuduğu veya katıldığı eğlenceye işaret eden popüler kültür, kendisini en çok televizyonda, sinemada ve gazetelerde gösterir. Popüler kültürün medya dışındaki araçlarından bazıları ise giyim tarzları, hobiler, tatiller, eğlence yerleri ve amatör veya profesyonel spor dallarıdır (Özkan, 2015, s. 42).
“Hayat tarzı” son yıllarda çokça konuşulan bir kavram hâline gelmiştir. Bir kimsenin giysileri, konuşması, boş zaman kullanımı, yiyecek ve içecek tüketimi; ev, otomobil, tatil seçimleri; o kişinin kişisel tercihlerine, dolayısıyla hayat tarzına işaret etmektedir. Hayat tarzı, bireyin hür iradesiyle belirlemesi gereken özel bir alan olduğu hâlde, her dönemde bu alanı belirlemek için çalışanlar çıkmaktadır. Modern dönemlerde otoriter öz taşıyan hayat tarzları, modernleştirici güçler tarafından sunulurken şimdi bu iş enformasyon aracılığıyla yapılmaktadır. Bugün popüler kültür bireylerin hayatlarının her alanında açık veya örtük bir tarzda hegemonya kurmuş durumdadır. Öngörülen hayat tarzı, dönüşüm ve taklit yoluyla oluşturulmaktadır. Bu anlayışta insana “tüketen bir varlık” olarak bakılması, tükettiği oranda değer verilmesine neden olmaktadır. Postmodernizmde bireyin öncelenmesine karşılık, değerlerin ikinci plana atılması, ister istemez insanı bir “malzeme” konumuna düşürmektedir. Bireyin bütün ihtiyaçları, öngörülebilir şekilde standartlaştırılıp sunulunca insana sadece kendisi için uygun görülen popüler kültür ürünlerini satın alma seçeneği kalmaktadır. Bir süre sonra sorgulama yeteneğini yitiren birey, kendisi için öngörülen hayat tarzını, daha iyi yaşama şekli olarak algılamaya başlıyor ve çoğunlukla elindekini kaybetmemek için de değerlerinden ödünler vermeye başlayabiliyor (Erdoğan & Alemdar, 2005, s. 29–40; Özkan, 2015, s. 45).
Popüler kültür üzerinden, topluma yönelik bir hegemonya kurulması aynı zamanda toplumun istenilen şekilde yönetilmesi/yönlendirilmesi tehlikesini de ortaya çıkarmaktadır. Bu da göstermektedir ki, toplumlar kültür üzerinden üzerlerine kurulmak istenilen hegemonyayı kırmak, bu kelepçeden kurtulmak için mutlaka kendi öz kültürlerine sahip çıkmalı, onu evrensel değerlerle beslemeli ve geleceğe taşımalıdır.
Bundan sonraki bölümde Beylikdüzü ilçesinde kültür ve sanat alanında yapılan faaliyetlere vurgu yapılacak ve kültür endüstrisinin ürettiği, popüler kültür mühendisliğinin empoze ettiği hayat tarzına karşı nasıl bir vizyon ortaya konulduğu tartışılacaktır.
Beylikdüzü Belediyesi’nin Kültür ve Sanat Vizyonu
Kültür ve sanat faaliyetlerinin icra edilmesi, kitlelerle buluşturulması için öncelikli olarak uygun mekânlara ihtiyaç vardır. Beylikdüzü’nün geneline bakıldığında kültürün ve sanatın ilçe halkıyla buluşmasına imkân sağlayan önemli mekânların inşa edildiği ve halkın hizmetine sunulduğu görülmektedir. Mekânsal altyapının yeterli düzeye gelmesi ve ilçe geneline yaygınlaştırılması, halkın kültür ve sanat ürünlerine sorunsuz şekilde erişimini kolaylaştırmaktadır. Beylikdüzü Belediyesinin kültür ve sanat vizyonunun temellerinden birisi, mekân sorununun çözülmesidir. Belediye’nin sinema ve tiyatro salonu, Gürpınar’da inşa edilen Sosyal Yaşam Merkezi, Beylikdüzü Kültür Merkezi, kültürel ve sanatsal faaliyetlerin halkla buluştuğu önemli mekânların başında gelmektedir.
Kültür ve sanat faaliyetlerinin hedef kitlesine bakıldığında ise toplumun tüm kesimlerinin kucaklandığı görülmektedir. Çocuklar ve gençler için olduğu kadar Beylikdüzü halkının tümüne hitap eden mekânların ve üretimlerin olduğu gözlenmektedir. Bu da kültürel ve sanatsal üretimlerin tabana yaygınlaştırıldığını; herkesin sinema, tiyatro, müzik, kitap vb. insan ruhunu besleyen, entelektüel altyapılarını geliştiren, ufuklarını açan üretimlerden paylarına düşeni aldıklarını ortaya koymaktadır. Beylikdüzü’nün yerel yönetim vizyonu “mutluluk ve özgürlük” üzerine inşa edilmiştir. Kültür ve sanat faaliyetleri ilçe genelinde yaygınlaştırılarak mutluluğun ve özgürlüğün artırılması hedeflenmektedir. Kültür ve sanatla becerilerini geliştiren bireylerin toplumsal sorumluluk bilinçlerinin de artması; barışın, kardeşliğin esas alındığı daha yaşanabilir bir toplum oluşturulmasına da değerli katkıları olması beklenmektedir.
Sanat eğitimi, Beylikdüzü’nde önem verilen bir başka unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Açılan kurslar ve eğitim merkezleri sadece sanatsal faaliyetleri izleyen değil aynı zamanda sanatsal becerilerini geliştirerek üretim yapan bireyler yetiştirmeyi hedeflemektedir. İlçe genelindeki eğitim yerlerinde binlerce ilçe sakininin sanatla buluştuğu, sanatla kendini bulduğu, yeni anlam dünyaları kurduğu görülmektedir.
Sanatsal ve kültürel üretim konusunda özellikle çocukların ve gençlerin yönlendirilmesi, onların sevdikleri, istedikleri alanlarda kendilerini ifade edebilme imkânı bulmaları önem taşımaktadır. Daha küçük yaşlarda kitap sevgisi kazanan, bir müzik aletini çalmayı öğrenen, tiyatro yapan, sinema ile buluşan çocuklarımız, ilerde hangi mesleği yaparlarsa yapsınlar, bu çağlarda beslendikleri sanat ve kültür altyapısını tüm hayatları boyunca kullanabilmekte, hayatlarına anlam katmaktadırlar. Ayrıca daha küçük yaşlarda belirli sanatsal ve kültürel alanlara yeteneklerini keşfeden çocuklarımız, yeteneklerinin olduğu konulara yönlendirilerek ilerde evrensel çapta kültür ve sanat üretimi yapabilecek şekilde yetiştirilebilmektedir.
Beylikdüzü’nde Kültürün ve Sanatın Görünümü
Bu bölümde Beylikdüzü’nde yer alan kültür sanat mekânlarına, kültür ve sanat alanlarında verilen eğitimlere yer verilecektir. Burada yer alan bilgiler Beylikdüzü Belediyesinin resmî web sitesinden ve yayınlarından yararlanılarak derlenmiştir. Mekânların, eğitimlerin ve üretimlerin genel görünümü, kültür ve sanat alanında ilçedeki vizyonu da ortaya koymaktadır.
Beylikdüzü’ndeki Kültür Merkezleri
Beylikdüzü Kültür Merkezi: Beylikdüzü Belediyesi bünyesinde faaliyet yürüten Beylikdüzü Kültür Merkezinde tiyatro salonu, sergi salonu, çok amaçlı salon ve gençlik merkezi bulunmaktadır. Beylikdüzü Kültür Merkezinde bale ve modern dans, bateri, pilates, aerobik, resim, ney, yemek ve pasta yapımı gibi çeşitli branşlarda ilçe sakinlerine yönelik olarak kurslar verilmektedir.
Gençlik Merkezinde gençlerin hem iyi vakit geçirmeleri hem de sosyalleşebilmeleri amaçlanmakta, bu kapsamda bilardo, hava hokeyi, masa tenisi, langırt ve alan satrancı oynama imkânı sunulmaktadır.
Beylikdüzü Kültür Merkezi aynı zamanda konserlere de ev sahipliği yapmaktadır. 2015 yılı içerisinde bu mekânda gerçekleştirilen 28 konseri yaklaşık 15 bin kişi izlemiştir. Sahnelenen çocuk tiyatrosu ve gösterilen çocuk filmlerinin sayısı 249’dur ve etkinliklere 32 bin çocuk katılarak keyifli anlar yaşamıştır.
Kültür Merkezi 11 ayrı konferansta bilim insanlarını, gazetecileri, sanat ve kültür insanlarını ağırlamış; yaklaşık 3 bin kişi bu etkinlikleri takip etmiştir. Yine bu merkezde 26 resim ve fotoğraf sergisi açılmış, özgün eserler sanatseverlerle buluşturulmuştur.
BKM bünyesinde büyük bir kütüphane yer almaktadır. Kütüphanede 40 bin kitap ve süreli yayım bulunmaktadır. Kütüphanenin 10 bine yakın kayıtlı üyesi vardır. 2015 yılı içerisinde kütüphaneden okumak için 25 bin kitap alınmıştır. Bu rakam Beylikdüzü sakinlerinin okumaya önem veren bireyler olduğunun göstergesi olarak kabul edilebilir.
Gürpınar Zübeyde Ana Kültür (Sosyal Yaşam) Merkezi: Gürpınar’daki Okutan Çarşısı için hazırlanan dönüşüm projesi kapsamında oluşturulan merkezde kültür, sanat, sağlık alanında hizmetler ve faaliyetler yürütülmektedir. İsmi Zübeyde Ana Sosyal Yaşam Merkezi olarak güncellenen merkez içinde atölyeler, derslikler, kültür-sanat mekânları yer almaktadır.
Yakuplu Özgecan Aslan Kültür Merkezi: Bölgeye ve civar mahallelere de yeni bir kültür- sanat ortamı sunan Özgecan Aslan Kültür Merkezi, özellikle kadınlara yönelik kültürel ve sosyal faaliyetler sunan mekânlar barındırmaktadır. Merkezde bayanlara yönelik pilates, aerobik, fitness salonu, açık ve kapalı etkinlik salonları, 5 adet sosyal-kültürel kurs salonu, 100 kişilik konferans ve çok amaçlı salon yer almaktadır. Mevcut binaya ek, ayrı bir kütüphane binası da yapılmaktadır.
Barış Mahallesi Sosyal Yaşam Merkezi: Merkezin içerisinde sanat kursları ile İSMEK yer almakta, her iki birimde de Beylikdüzü sakinlerine ilgi duydukları alanlarda sanat eğitimi verilmektedir. Bu merkezde ayrıca dans kursu açılması da planlanmakta, her yaştan insana dans eğitimi verilerek hayatlarını renklendirmeleri hedeflenmektedir.
Beylikdüzü’nde Kültür ve Sanat Eğitimi
Beylikdüzü ilçesinde düzenlenen pek çok kültürel ve sanatsal etkinliğin yanı sıra, değişik mekânlarda kültür ve sanat eğitimi de verilmektedir. Bu eğitimlerden çocuklar ve gençler başta olmak üzere tüm Beylikdüzü sakinleri yararlanmakta, herkes kendi ilgi alanına ve yaşına uygun bir kültür veya sanat kursu bulabilmekte, eğitim alabilmektedir. Beylikdüzü’ndeki kültür ve sanat eğitimleri ile ilgili şu bilgileri paylaşmak mümkündür:
Beylikdüzü Belediyesi Kültür Sanat Kursları: Beylikdüzü Belediyesi kültür sanat kursları, yetişkinlere ve çocuklara yönelik ücretsiz olarak düzenlenmektedir. Kurslar hafta içlerinde ve hafta sonlarında Beylikdüzü Kültür Merkezi, Barış Mahallesi Sosyal Yaşam Merkezi, Kavaklı Kurs ve Kültür Merkezi, Zübeyde Ana Sosyal Yaşam Merkezi, Özgecan Aslan Kültür Merkezi, Beylicium Spor Merkezi ve Beylicium Erol Günaydın Sahnesi’nde gerçekleştirilmektedir. Eğitimler halk oyunları, bağlama, salon dansları, Türk halk müziği, ritim, perküsyon, bateri, bale ve tiyatro dallarında uzman eğitmenler tarafından verilmektedir.
İSMEK Kursları: İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları (İSMEK), İstanbul’un tüm ilçelerinde olduğu gibi Beylikdüzü ilçesinde de hizmet vermektedir. Beykent Spor Eğitim Merkezi, Beylikdüzü Spor Eğitim Merkezi, Beykent Kurs Merkezi, Yakuplu Kurs Merkezi ve Beylikdüzü İSMEK merkezlerinde faaliyetlerini yürüten bu kurslarda çok çeşitli alanlarda ücretsiz olarak eğitim imkânı sunulmaktadır.
Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi: İstanbul’da Avrupa yakasının tek güzel sanatlar lisesi olan Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi, 2014 Eylül ayında itibaren Beylikdüzü Gürpınar Kültür Merkezi binasında eğitim vermektedir. Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesinde güzel sanatlar lisesi müfredatı uygulanmakta, okulda gündüzlü ve tekli eğitim verilmektedir. Öğrenci kabulünün özel yetenek sınavı ile yapıldığı Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesinde resim ve müzik bölümleri bulunmaktadır.
Özel Eğitim Merkezleri: Beylikdüzü’nde belediyeler ve Millî Eğitim Bakanlığına bağlı resmî eğitim kurumlarıyla birlikte kültür sanat eğitimleri veren özel kurs ve eğitim merkezleri de bulunmaktadır. İlçede güzel sanatlar liseleri ve fakültelerine hazırlık eğitimi veren kursların yanı sıra yetişkinlere yönelik hobi kursları, müzik ve enstrüman eğitimi kursları ve oyunculuk gibi profesyonel mesleğe hazırlayan kurslar da yer almaktadır.
Mübeccel İmamoğlu Sanat Atölyesi: Sanatçı ve resim hocası Mübeccel İmamoğlu yönetiminde çalışmalarını yürüten atölyede öğrencilere çeşitli tekniklerle resim eğitimi verilmektedir. Eğitim dönemi boyunca yapılan çalışmalar Beylikdüzü ilçesinde düzenlenen çeşitli sergilerle sanatseverler ile buluşturulmaktadır.
Güneş Sanat Resim Atölyesi: Güzel sanatlar liselerine ve fakültelerine hazırlananlar için eğitimlerin verildiği atölyede dershane sistemi yerine, birebir çalışmalarla anatomi, perspektif, natürmort, canlı model ve motivasyonu artırmaya yönelik programlarla desteklenmiş bir hazırlık süreci gerçekleştirilmektedir. Atölyede güzel sanatlar liselerine ve fakültelerine hazırlık programlarının yanı sıra yetişkinlere ve çocuklara yönelik özel hobi dersleri de verilmektedir.
Mandalina Oyuncu Atölyesi: Usta oyuncuların eğitmenliğinde, 3 aylık kamera önü oyunculuk eğitimi verilen atölyede eğitim sonunda katılım belgesi de verilmektedir. Atölyenin eğitim kadrosunda Defne Yalnız, Özdemir Çiftçioğlu, Süleyman Atanısev, Hakan Vanlı, Murat Aydın gibi oyuncular yer almaktadır.
Modern Sanatlar Akademisi: Akademide müzik, drama, güzel sanatlara hazırlık, diksiyon ve resim gibi branşlarda eğitim verilmektedir.
Tiyatrosever Bir İlçe: Beylikdüzü
Tiyatronun sanat faaliyetleri arasında ayrı bir yeri vardır. Son yıllarda ülke genelinde yeni tiyatro salonlarının açılmasını ve tiyatro izleyicisinin eskiye oranla artmasını sevindirici bir gelişme olarak kaydetmek gerekir. Beylikdüzü de bu açıdan şanslı ilçelerden biri, ilçe geneline yayılan tiyatro salonları en yeni oyunları ilçe sakinleriyle buluşturuyor.
Beylikdüzü’nde tiyatro oyunları ağırlıklı olarak Beylikdüzü Belediyesi tiyatro salonlarında sahnelenmektedir. 2015 yılında Beylikdüzü Belediyesi salonlarında yetişkinlere yönelik sahneye koyulan oyunları 15 bin kişi, çocuklara yönelik oyunları ise 22 bin kişi izlemiştir.
Beylikdüzü Kültür Merkezi Tiyatro Salonu: 414 kişilik oturma kapasitesine sahip tiyatro salonu, yaz ve kış sezonlarında farklı aktivitelere ev sahipliği yapmaktadır. Salon, sahne ve ses sistemiyle profesyonel tiyatro ve konser programlarına uygun yapısıyla aylık rutin programları vatandaşlarla buluşturmaktadır. Cuma günleri yetişkin tiyatrosu ya da seminer programı, Cumartesi gündüz Çocuk Tiyatrosu, akşam ise konser programı yapılmaktadır.
Beylicium AVM Beylikdüzü Belediyesi Çocuk Tiyatrosu: Beylikdüzü Belediyesi Çocuk Tiyatrosu Beylicium Alışveriş Merkezinin 2. katında hizmet vermektedir. Tiyatro sahnesi çocuklar için her gün 2 seans oyun sergilemektedir.
Beylicium AVM Erol Günaydın Sahnesi: Erol Günaydın Sahnesi, 140 kişilik oturma kapasitesine sahiptir. Beylikdüzü Belediyesi etkinlikleri ve kültür sanat kursları için kullanılan salon, belediyenin dış paydaşlarının faaliyetleri için de tahsis edilmektedir.
Gürpınar Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi Aşık Veysel Sahnesi: Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi bünyesinde bulunan sahne, Beylikdüzü Belediyesi kültür sanat faaliyetleri için kullanılmaktadır. 283 kişilik oturma kapasitesine sahip salon, sahne ve ses sistemiyle profesyonel tiyatro ve konser programları için uygun bir ortam sunmaktadır. Salonda çocuk tiyatrosu, çocuk sineması, yetişkin tiyatrosu ve konserler düzenlenmektedir. Salon özel kurumlara da tahsis edilmektedir.
Beylikdüzü’nün Sinema Salonları
Tiyatroseverler kadar sinemaseverler de Beylikdüzü’nde şanslılar çünkü ilçe geneline yayılmış sinema salonlarında en yeni filmleri izleme imkânına sahipler. İlçenin sinema konusundaki profili özetle şöyledir:
Migros AVM “Sinema Pink”: Salon sayısı 11’dir. Salon kapasiteleri; 2 salon 110 kişilik, 9 salon ise 80’er kişilik olmak üzere toplam 380’dir.
Perla Vista AVM “Cinema Pink”: Perla Vista Alışveriş Merkezi’nin 3. katında hizmet vermektedir. Toplam 9 salonda 874 seyirci kapasitesine sahiptir.
White Corner AVM “Favori”: White Corner Alışveriş Merkezi’nde yer alan sinema 6 salon ve 669 koltuk kapasitesi ile hizmet vermektedir.
Paradice AVM “Favori Sinemaları”: Paradice Alışveriş Merkezi’nde hizmet veren sinema 6 salon ve 420 koltuk kapasitesi ile hizmet vermektedir.
Kitapsevenler İçin Bol Kütüphane ve Kitabevi…
Tiyatroyu, sinemayı sevenler kadar kitap sevenler de Beylikdüzü’nde kitap ile kolayca buluşabilecekleri mekânlara, geniş ve kapsamlı kütüphanelere, kitap evlerine sahipler. Beylikdüzü’ndeki kitap profili ise şöyledir:
Beylikdüzü Kültür Merkezi Kütüphanesi: Beylikdüzü Belediyesi bünyesinde hizmet veren kütüphane haftanın 7 günü açıktır. Kütüphane içerisinde Görme Engelliler Merkezi ve Çocuk Kütüphanesi de bulunmaktadır. Kullanıcıların bilgisayar, fotokopi, tarayıcı, yazıcı gibi araç gereçleri kullanabileceği kütüphanede; kitap, gazete, süreli yayım, e-kitap gibi materyallerin yanı sıra görme engellilerin de istifade edebileceği Braille koleksiyonları bulunmaktadır.
Diğer Kütüphaneler: Beylikdüzü Kültür Merkezi Kütüphanesi’nin yanı sıra Beylikdüzü Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Özgecan Aslan Kültür Merkezi, Zübeyde Ana Kültür Merkezi, Emekliler Lokali gibi merkez ve sosyal tesislerde de kütüphaneler bulunmaktadır. Ayrıca Cahit Zarifoğlu Lisesi, Beşir Balcıoğlu Lisesi, Gürpınar Mesleki Teknik Anadolu Lisesi gibi okulların ve ilçede faaliyet gösteren Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin de kütüphaneleri kitapseverlere hizmet vermektedir.
Beylikdüzü’ndeki Kitabevleri: Beylikdüzü’nde altı tane kitabevi bulunmaktadır. Bunlar, Remzi Kitabevi, Nezih Kitabevi, İnkılap Kitabevi (2 şube), Atlas Kitabevi ve Prizma Kitabevi’dir. İlçe geneline yayılan kitabevlerinden Remzi Kitabevi Migros AVM’de, Nezih Kitabevi Barış Mahallesi’nde, İnkılap Kitabevi’nin bir şubesi Migros AVM’de, diğer şubesi Gürpınar Perlavista AVM’de, Atlas Kitabevi Atrium Çarşı’da ve Prizma Kitabevi de 2. Cadde’de hizmet vermektedir. Yeni çıkan yayınları ve dergileri takip etmek isteyen Beylikdüzü sakinleri için kitapevleri önemli bir hizmet sunmaktadır.
Beylikdüzü’nde Yıl Boyu Kültür Sanat Etkinlikleri
Beylikdüzü’nde yıl boyu süren bir kültür sanat hareketliliği göze çarpmaktadır. İlçede düzenlenen kültür sanat etkinlikleri ağırlıklı olarak Beylikdüzü Belediyesi tarafından gerçekleştirilmektedir. Etkinliklerde mekan olarak Beylikdüzü Kültür Merkezi, Özgecan Aslan Kültür Merkezi, Gürpınar Aşık Veysel Sahnesi ve Beylikdüzü Belediye Sinema ve Tiyatrosu kullanılmaktadır.
İlçedeki etkinliklerin genel profiline bakıldığında; konser, tiyatro (çocuklar ve yetişkinler için), sinema (çocuklar ve yetişkinler için), sergi, söyleşi, gösteri ve performans türleri dikkat çekmektedir. Etkinlik programı her ay kitapçık olarak basılmakta ve ilçe sakinlerine ulaştırılmaktadır.
Yıl boyu süren etkinliklerin yanı sıra Beylikdüzü Belediyesi, periyodik olarak her yıl geniş kapsamlı etkinlikler de yapmaktadır. Bu etkinliklerden Klasik Müzik Günleri ile Barış ve Sevgi Buluşmaları dikkati çeken iki önemli etkinlik olarak öne çıkmaktadır.
“Beylikdüzü Belediyesi Klasik Müzik Günleri”nin ilki 2015 yılında farklı mekânlarda halka açık olarak gerçekleştirilmiştir. Bu etkinlikte klasik müzik sanatçıları yerli ve yabancı eserleri klasik müzik formunda seslendirmiş, ayrıca çeşitli söyleşiler de gerçekleştirilmiştir.
“Barış ve Sevgi Buluşmaları”nın üçüncüsü ise 30 Ağustos-9 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. 11 gün boyunca konserler, söyleşiler, anma programları, spor müsabakaları, yarışmalar düzenlenmiş; ilçe sakinleri kültürün ve sanatın barış diliyle buluşmuş, sevgi ortamında soluklanmıştır.
Genel Değerlendirme
Beylikdüzü ilçesinde yaygın bir kültür ve sanat altyapısı bulunmakta, Belediye Başkanlığı’nın öncülüğünde kültüre ve sanata mekân oluşturma gayretleri dikkat çekmektedir. Oluşturulan mekânlarda ilçe halkının gönlünü besleyecek, gelişimine katkıda bulunacak, entelektüel altyapısını geliştirecek program ve etkinliklere yoğun şekilde yer verilmektedir.
İlçe çapında her yaştan insanın kültür ve sanat ile buluşması hedeflenmekte, sadece “seyreden” değil, aynı zaman “üreten” bir toplum olma hedefine paralel olarak kültür ve sanat eğitimlerine önem verilmektedir.
Beylikdüzü’nde gerçekleştirilen kültür ve sanat faaliyetlerinin ortak noktasını; bilgilenme, öğrenme, eğlenme olgusu oluşturmaktadır. İnsanlar ilgi duydukları, sevdikleri konuları daha kolay öğrenmekte; işin içinde eğlenmek, neşelenmek varsa, öğrenme adeta bir tutkuya dönüşmektedir.
Kültür ve sanat faaliyetlerinin sevdirilmesi, eğlenerek öğretilmesi, sonucunda insanların hayatına neşe katması toplumun esenliği, huzuru ve geleceği için önemlidir. Öğrenen, eğlenen, neşe içinde hayatını sürdüren insanlar topluluğu çatışma yerine barışa, kavga yerine kardeşliğe, bencillik yerine ise paylaşıma/cömertliğe daha yatkın olmaktadır. Böyle insanlardan oluşan bir toplum işini daha iyi yapmakta, daha çok üretmekte, daha fazla bölüşmektedir.
Beylikdüzü ilçesinin “mutlu ve özgür” toplum hedefine en büyük desteği sağlayacak olan kültür ve sanat faaliyetleridir. Müzikle, resimle, sporla, sanatın çeşitli dalları ile uğraşan bireyler hayattan zevk almakta, mutlu olmakta; kendi özgürlüklerini kazanmaları da kolaylaşmaktadır.
Popüler kültürün dört bir yanımızı sardığı ve bize başka bir “hayat tarzı” dayattığı günümüzde, yerel yönetimlerin kendi kültürümüze ve sanatsal değerlerimize önem vermesi de ayrıca değerli bulunmalıdır. Kendi kültürünü öğrenen, sanatının değerini bilen genç nesiller, evrensel değerlerden beslenerek kendi yolunu bulacak, ülkesine, milletine, geleceğine sahip çıkacaktır.
Kaynakça
Adıgüzel, Y. (2001). Kültür endüstrisi. İstanbul: Şehir Yayınları.
Alemdar, K. & Erdoğan, İ. (1990). İletişim ve toplum. Ankara: Bilgi Yayınevi.
Beylikdüzü 365. (2015). Beylikdüzü Belediyesi Faaliyet Kitapçığı. İstanbul: Beylikdüzü Belediyesi Yayınları
Beylikdüzü Belediyesi Resmi Web Sitesi (www.beylikduzu.bel.tr).
Erkal, M., Balcıoğlu, B. & Balcıoğlu, F. (1997). Kültür. Ansiklopedik sosyoloji sözlüğü içinde İstanbul: Der Yayınları.
Erdoğan, İ. & Alemdar, K. (2005). Popüler kültür ve iletişim. Ankara: Erk Yayınları.
Fiske, J. (1999). Popüler kültürü anlamak. Ankara: Ark Yayınları.
Güngör, N. (2011). İletişim; Kavramlar ve yaklaşımlar. Ankara: Siyasal Kitabevi.
Güvenç, B. (1979). İnsan ve kültür. İstanbul: Remzi Yayınları.
Özkan, A. (2015). İletişim felsefesi ders notları. İstanbul: İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi.
Türkoğlu, N. (2003). Kitle iletişimi ve kültür. İstanbul: Naos Yayınları.
Selim Cayık / İletişim Uzmanı